Etkisi 2 gün sürecek, 83 yıl sonra aynı burçta buluşuyorlar! Astrolog Dinçer Güner uyardı: Yolculuk kazalarına, kardeş iletişimlerine dikkat

Etkisi 2 gün sürecek, 83 yıl sonra aynı burçta buluşuyorlar! Astrolog Dinçer Güner uyardı: Yolculuk kazalarına, kardeş iletişimlerine dikkat

Geçmiş travmalarla yüzleşme zamanı geldi! Merkür ve Şiron’un birlikte hareket ettiği bu 2 günlük süreçte, zihinsel iyileşme fırsatı yakalanıyor. Astrolog Dinçer Güner “83 yıl sonra yine aynı burçta bir araya geliyorlar” dedi ve uyarıda bulundu.

Merkür ve Şiron’un 2 günlük etkisi altında, geçmiş travmalarla yüzleşme ve zihinsel iyileşme fırsatı doğuyor. Düşünceler daha derin ve analitik hale geliyor, iletişim yoluyla şifa potansiyeli artıyor. Ayrıca, Jüpiter ve Uranüs’ün Boğa burcunda buluşmasıyla yeni bir dönem başlıyor. Bu, teknoloji ve bilimde büyük yeniliklere, ekonomik dalgalanmalara ve politik reformlara işaret ediyor. Astrolog Dinçer Güner Merkür ve Şiron’un etkilerini anlattı.

KELİMELERİ ŞİFA İÇİN KULLAN, YARALAMAK İÇİN DEĞİL

Yeni Jüpiter ve Uranüs döngüsü başlıyor. Bu iki gezegen 83 yıl sonra Boğa burcunda bir araya geliyor. Teknoloji, bilim alanında keşifler, ekonomide dalgalanmalar, sosyal alandaysa yenilikçi düzenlemeler ortaya çıkabilir. Önemli gökyüzü olaylarının olduğu zamanlardan geçiyoruz. Daha yeni tam Güneş tutulmasını geride bırakmışken şimdi de bizi bekleyen önemli bir buluşma var! Jüpiter ile Uranüs aynı burçta yani Boğa burcunda en son 1941 yılında buluştu. Tam 83 yıl sonra yine aynı burçta bir araya geliyorlar.

İki gezegenin bir araya gelmesi şu demek: Her ay Güneş ve Ay nasıl bir araya gelerek bir yeniay süreci başlatıyorsa, diğer gezegenler de her yan yana geldiklerinde kendi doğalarına özgü bir yeniayın başlangıcına işaret eder. Aslında bütün gezegenlerin kendi aralarında bir araya veya karşı karşıya gelme durumları kendilerine özgü bir döngünün parçalarıdır.

Şimdi yeni bir döngü ve yeni bir 83 yıllık dönem başlıyor. Bir daha bu iki gezegen 2107’de Boğa’da bir araya gelecek. Çok önemli bir buluşma olacak bu. Çünkü bu ikilinin bir araya gelişi, geleceği şekillendirir. Peki, bu yeni döngüde bizleri neler bekliyor? Özellikle dünya ne gibi gelişmelere gebe?

Jüpiter ve Uranüs döngüsünde fikir özgürlüğü hareketleri gündeme gelebilir. Jüpiter genişletici, büyütücü, bereketle, fırsatla, şansla ilgili bir gezegen. Uranüs ise yeni, şoke edici, beklenmeyen, sürprizlerle dolu, yenilikçi, buluşlar, icatlar, özgürlük, devrimlerle ilgilidir. Bu iki gezegen de finansı, sürdürülebilirliği, toprağı, kalıcılığı temsil eden Boğa burcunda bir araya geliyor.

UZAYDA KEŞİFLER SÖZ KONUSU

Teknoloji ve bilim alanlarında büyük yenilikler ve keşifler meydana gelebilir. Bu, özellikle yüksek teknoloji, uzay araştırmaları ve dijital dünyada, yapay zekâ gibi alanlarda olabilir. İnsan beyninin çalışma şekline ilişkin çok önemli çalışmalar açıklanabilir. Yapay zekânın giyilebilir versiyonlarını görebiliriz.

Ya da yapay zekâyı insan bedenine uyarlama çalışmaları hızlanabilir. Uzayda yeni çığır açan keşiflere şahit olabiliriz. Atomla ilgili yeni keşifler yapılabilir. Atomaltı dünyayla ilgili çığır açan yeni sonuçlar, açıklamalar ortaya çıkabilir. Kaldı ki 8 Nisan Güneş tutulması zamanı CERN’de atomaltı dünyasıyla ilgili yeni, önemli bir deney yapıldı. Tam da bu iki gezegenin birleşmesi civarında… Bana sorarsanız; bilim dünyasıyla ilgili bildiğiniz birçok şeyi yerle bir edecek, yeni gelişmeler kapıda.

Ekonomik sistemlerde ve finansal piyasalarda dalgalanmalar, önemli değişiklikler yaşanabilir. Enflasyonda artış ve finansal istikrarın sağlanmasının zor olacağı bir süreç olabilir. Dijitale, çevrimiçi konulara yatırımlar artabilir. Çevrimiçi ticaretin hızlanacağı bir sürece giriyoruz. Özellikle kripto para sistemleriyle ilgili heyecan verici gelişmelerin olmasını bekleyebiliriz.

Yeni enerji kaynaklarının keşfi söz konusu olabilir. Ya da yeşil enerjinin kullanımının artmasına yönelik yeni yatırımlar gündeme gelebilir. Tarım teknolojilerinde, sürdürülebilir kaynak kullanımında ve çevre politikalarında yenilikçi yaklaşımları destekleyebilir.

Bu kavuşum, politik ve sosyal alanda reformlar ve yenilikçi düzenlemelerin yapılmasını teşvik edebilir. Çok konuşulan anayasa değişikliğiyle ilgili adımlar atılabilir. Düşünce ve fikir özgürlüğü hareketleri gündeme gelebilir.